Eczane kampanyamız şiddete uğrayan kadınların ilk uğrak noktasını fark etmemiz ile başladı. Nispeten küçük ve muhafazakar sayılabilecek mahallelerde, mağdurların sanılanın aksine kendilerini yakın hissettikleri kişilerden ya da hükümetten yardım istemek yerine ilk durak olarak eczacılardan yardım istediklerini fark ettik. Bu durumda eczacılar mahallelerindeki sözlü ya da fiziksel şiddetten haberdar olmalarına rağmen çoğu hükümet, belediye ya da STK desteklerinden ya da yasama prosedürlerinden habersiz oldukları için aktif bir rol oynayamıyorlardı. Bizim kampanyamız ise eczaneleri de motive edip kampanyamıza dahil ederek mağdurların bilgilendirilmesinde aktif ve etkili rol oynayabilmeleri üzerine dizayn edildi.
Dolayısı ile eczanelerin, mağdurların tıbbi yardımın yanı sıra şiddet üzerine bilgi alınabilmesi için de önemli bir nokta olması bize bilgi birikimimizi yardıma ihtiyacı olan kadınlarımıza ulaştırabilmemiz için bir kapı oldu . Kampanyamız süresince çeşitli bilgi broşürleri geliştirdik ve bu broşürlerin yerel eczanelere dağıtımını sağladık. Ankara Eczacılar Odası veTürkiye Eczacılar Birliğinin de, eczanelerin kadına yönelik şiddet, taciz ve istismara karşı farkındalığı artırmak için kilit yerler olduğunu fark etmesi ile broşürlerimizin Türkiye genelindeki eczaneler arasında dağıtılmasına destek oldular. Onların da yardımı ile Türkiye genelinde ulaşabildiğimiz eczane sayısı 2000’i geçti.
Kampanyamız sonucunda çocuk istismarı kampanyamızın durdurulması için toplam 575 kişi gönüllü oldu. 6 kuaför salonu ile güçlerini birleştirdik. 412 farklı okul ve 790 kuaför poster olmak üzere toplam 1.820 bilgi broşürü dağıttık. 2.610 kişiye ulaştık. Gönüllü ve istek almaya devam ettiğimizi ve broşürlerin dijital kopyalarını göndererek kampanyamıza devam edeceğimizi belirtmeliyiz.